Duyu bütünleme bozukluğu, çocukların çevresel duyusal uyarıcılara uygun bir şekilde tepki verme yeteneğini etkileyen bir durumdur. Bu durum, günlük yaşam aktivitelerinde zorluklar yaşanmasına neden olabilir. İki önemli alan olan okul ve ev ortamında bu zorluklar nasıl ortaya çıkıyor ve duyu bütünleme bozukluğu, sosyal etkileşimdeki rolü nasıl etkiliyor?

Okul ve Ev Ortamında Duyu Bütünleme Zorlukları

1. Sınıf İçinde Dikkat Dağınıklığı: Duyu bütünleme bozukluğu olan çocuklar, sınıf içindeki duyusal uyarıcılara karşı aşırı tepki verebilirler. Bu durum, dikkatlerini dağıtarak öğrenme sürecini olumsuz etkileyebilir.

2. Yazı ve Çizim Aktivitelerinde Zorlanma: El ve parmak kaslarının koordinasyonu duyu bütünleme bozukluğu olan çocuklarda zorluk yaratabilir. Yazı ve çizim aktivitelerinde beklenen düzeyde performans göstermekte güçlük çekebilirler.

3. Çevresel Seslere Hassasiyet: Okul ortamında çeşitli seslere karşı hassasiyet, özellikle kalabalık sınıflarda dikkat dağınıklığına ve stresin artmasına neden olabilir.

Sosyal Etkileşimdeki Rolü

1. Arkadaşlık İlişkilerinde Zorluklar: Duyu bütünleme bozukluğu olan çocuklar, duyusal uyarıcılara karşı aşırı hassasiyet veya duyarsızlık nedeniyle arkadaşlarıyla etkileşimde zorlanabilirler. Bu durum, sosyal ilişkilerde sorunlara yol açabilir.

2. Göz Kontağı ve Beden Dili Zorlukları: Sosyal etkileşimde, duyu bütünleme bozukluğu olan çocuklar göz kontağı kurma ve doğru beden dili kullanma konusunda güçlük yaşayabilirler. Bu durum, iletişimlerini etkileyebilir.

3. Grup Aktivitelerinde Tutarsızlık: Sosyal etkileşimdeki rol, grup aktivitelerindeki katılımı da etkiler. Duyu bütünleme bozukluğu olan çocuklar, bazen grup aktivitelerine katılım konusunda tutarsızlık gösterebilirler.